Montessori sistemine uygun olarak çocuklara anlatılan hikaye kitapları ile çocukların anlatım yetenekleri, dil becerileri, kelime hazineleri, arkadaşlarıyla paylaşımı, empati kurabilme yetileri, topluluk karşısında konuşabilme gibi yetenekleri gelişmektedir.
MASALLARLA ORİGAMİ(KAĞITTAN HAYALLER)
Günümüz dijital çocukları için bu atölye biraz teknolojik dünyadan uzaklaşıp masal dünyasına ve kâğıttan hayaller inşa etmesine kapı aralayacaktır. Origami; kağıt ile yapılan, makas ve yapıştırıcı kullanılmadan tamamlanan bir sanattır. Bu atölye aslında masal kahramanlarımız küçük kağıt ustalarımızla birlikte yeniden canlanacaktır.
Origami Sanatının Çocuklar Üzerinde Etkisi
Origami sanatı yapılırken eller, göz ve beyin çalışmaktadır. Çocuğun yapacağı şekiller, estetik duygusunun gelişmesinde yardımcı olmaktadır. Öğrenebilme ve algılama gücünü geliştirmede yardımcı olur. Çocuklara gözlemlemeyi, iletişim kurmayı ve iş birliği yapmayı öğretmektedir. Sanatsal faaliyetler çocukların sosyalleşmesini sağlamaktadır.
Bizimle birlikte kağıttan hayaller yaratmaya ne dersiniz?
Masal Mutfakta
Gökten üç elma düşmüş. Biri anlatanların, biri pişirenlerin, biri de afiyetle yiyenlerin başına. Masallarımızın kahramanlarını mutfağa alıyoruz. Masal dinleyicilerimizin hem ruhlarını hem de lezzetli tariflerle becerilerini geliştiriyoruz. Renkli bir dünyanın kapılarını aralıyoruz. Çünkü masalların çocuklara katkılarının farkındayız.
Masalların faydaları:
- Masallar çocuklara sorunlarla nasıl baş etmeleri gerektiğini gösteriyor.
- Masallar çocukların duygusal yönden güçlenmelerine faydalı olur.
- Masallar ebeveynlerin çocuklarına eleştirel düşünme yeteneği kazandırmalarını sağlar.
- Masallar öğreticidir.
Masal Mutfakta’nın Çocuklara Yararları:
Mutfakta yemek yaparak, yiyecek, içecek ve çeşitli malzemeleri tanıyarak geçirilen zamanın, çocuklara çok şey kattığına dair araştırma sonuçları var. Hatta bu etkinliğin, çocukların matematik zekasına, dil öğrenme becerisine, duygusal ve fiziksel gelişimlerine yardımcı olduğunu gösteren çalışmalar da var. Uzmanlar, çocukların yaşlarına uygun sorumluluklar almalarını, ev işlerinde anne babalarına yardım etmelerini gerekli ve önemli buluyor. Birlikte yemek yapmak ise bu işlerin belki de en zevkli, keyifli ve öğretici olanıdır. Bu sebeple:
- Keşfederek öğretim:
- Yaratıcılıklarını arttırma:
- Bilimsel bilgilerin öğrenilmesine ön hazırlık sağlama:
- İletişim becerisini geliştirme:
- Dil becerisini ilerletir:
- Duygusal gelişimi destekler:
- Fiziksel gelişimi de destekler:
Çocuklar, dokunarak, tadarak, görerek, hissederek ve duyarak öğreniyor. Yeni tatlar, kokular ve şekillerle tanıştıkları mutfak da onlar için öğretici oluyor. Keşfetme dürtülerini ve merak duygularını canlandırıyor. Çocukların, damak zevki de 4 yaşından itibaren gelişmeye başladığından, beraber yemek yapmak onların kendi beğenilerini keşfetmeleri ve böylece kendilerini daha iyi tanımaları yolunda da onlara yardımcı oluyor.
Yemek yapmak, birbirinden farklı malzemeleri, ahenkli bir biçimde bir araya getirmek demek. Çocuklara örneğin hangi malzemenin hangi baharatlarla tatlandırılabileceğini, hangi sebzeye hangi tür yağın yakıştığı gibi bilgiler vermek, zihinlerini çalıştırma biçimlerini de etkileyerek yaratıcılıklarını artırıyor. Onlarla birlikte, fikirlerini sorarak yepyeni tarifler oluşturabiliriz.
Mutfak, çocuklara başlangıç düzeyinde matematik bilgisi verebilmek için de oldukça uygun bir ortam. Saymak, eklemek, çıkarmak, ölçmek, tartmak gibi ifadeleri, yemek tariflerini uygularken mutfak tartısı veya diğer ölçüm aletleri kullanarak öğretmek, çocukların okulda görecekleri derslerde de yardımcı oluyor. Bilgiyi deneyimlemesi için örneğin 500 gramlık veya 1 kiloluk bakliyat poşetlerini elinde tutarak ağırlıklarını fark etmesini sağlayabilmekteyiz. Tarifleri uygularken "Şimdi 1 yemek kaşığı yani yaklaşık 15 gram un ekliyoruz" gibi ifadeler kullanarak matematik hesaplamalarına aşina olmasının yolunu açmaktayız. Ek olarak, örneğin kabartma tozunun ne için kullanıldığı gibi bilgileri öğretmemiz, kimyasal reaksiyonları anlayamayacak yaşta olsa bile analitik düşünmesine küçük katkılar sağlayacaktır.
Mutfak, çocukla iletişim kurmak ve onun iletişim yeteneğini ilerletmek için de çok uygun bir yerdir. Öncelikle birlikte vakit geçirme Bu zamanın eğlenceli olduğu kadar kaliteli bir zaman olmasını da sağlayacaktır. Farklı malzemeleri tüm duyu organlarıyla duyumsamasını sağlamamız, ondan hissettiklerini anlatmasını istemeniz ve bunu keyifli bir oyun haline getirmeniz, çocuğunuzun ifade ve iletişim yeteneğini artırır. Ardından beraberce bu tarifi uygulamamız, teori ve pratik arasındaki ilişki hakkında da erken bir fikir sahibi olmasını sağlayacaktır.
Çocuğumuzun mutfakta karşılaşacağı her yeni malzeme, yeni bir kelime demektir. Kelimelerle birlikte kavramlar da öğrenilir. Ona örneğin yumurta, tereyağı gibi yiyeceklerin hangi aşamalardan geçerek evlerimize ulaştığını; sebze ve meyvelerin nasıl yetiştiğini ve nasıl dolaplarımıza girdiğini; süt ve inek arasındaki ilişki gibi bazı bağlantıları, uygun ve doğru kelimelerle anlatırız. Hem hayata dair pek çok bilgi vermiş hem de kelime ve kavram hazinesini geliştirmiş oluruz.
Yemek yapmak, sabır ve dikkat isteyen bir iş olması nedeniyle çocukların duygusal gelişimlerine de katkı sağlar. Yemeğin, aileye, arkadaşlara, dostlara, komşulara ve tüm sevdiklerimize sunduğumuz sevginin biçimlerinden biri olduğunu anlatmak, beraberce yaptığınız yemeği sevdiklerimizle birlikte yemek bunun en iyi yoludur.
Yaşına uygun olarak çocuğumuza vereceğiniz ufak tefek görevlerle el becerilerini ve fiziksel gelişimini ilerletebiliriz. Dökme, sallama, kesme, karıştırma, çırpma gibi işlemleri yapmasına olanak sağlayarak gelişimini destekleyebilmekteyiz. Tüm bunlar onun motor becerilerini ilerletmesi için birer fırsattır.