ÇOCUK & UYKU

ÇOCUK & UYKU

Şubat 02, 2024

ÇOCUK VE UYKU

 

Çocuğun yeterli miktarda ve kaliteli biçimde uyuması çocuk gelişim sürecinde oldukça önemlidir. Uyku esnasında büyüme hormonu ve vücudun tamiri için gerekli olan hormonlar salgılanır, ayrıca düzenli uyku stresi azaltır. Düzenli ve yeterli uyuyan çocukların öğrenme performanslarının, dikkat becerilerinin ve hafızalarının arttığı da araştırmalarla belirlenmiştir.

 

UYKU PROBLEMLERİNİN NEDENLERİ

 

Ebeveyn Tutumları: Uyku ortamının, uyku saatlerinin düzenli olmaması çocukların uyku alışkanlıklarını olumsuz etkilemektedir.

 

Ebeveyn ile Yeterli Zaman Geçirememe / Ebeveyn Yokluğu: Yoğun çalışma saatlerinden dolayı çocuğa zaman ayrılamaması, çocuk ile  oyun oynayarak, sohbet ederek kaliteli zaman geçirilmemesi, çocuğun yakınlık kurmak gibi duygusal ve psikolojik ihtiyaçlarının karşılanmaması durumlarında ebeveynlerini özleyen çocuklar uykuya geçişlerde zorluklar yaşayabilmektedir.

 

Aile İçi Şiddet / Anne-Baba Çatışması: Aile içinde yaşanılan anlaşmazlıklar, kavgalar ve şiddet (fiziksel, sözel, psikolojik) durumları; çocuklarda kaygı, korku gibi zorlu duygulara ve travmalara neden olabilmektedir. Zorlu duygular yaşayan çocuklar uyku problemleri de yaşayabilmektedir.

 

Büyüme Atakları: Belirli dönemlerde çocuğun gelişimsel olarak yaşadığı büyüme atakları da uyku düzeninde bozulmalara neden olabilmektedir.

 

Gece / Karanlık Korkuları: Soyut düşünceye gelişimsel olarak geçemeyen ve hayal gücü güçlü olan çocuk; canavar, hayalet, zombi gibi hayali şeylerden korkabilir. Bunlar da uyku problemleri yaşamaya neden olabilir.

 

Teknoloji Kullanımı: Uzun saatler ekran maruziyeti olan çocukların beyinleri çok fazla uyarıldığı için uykuya geçmekte zorlanabilirler. Bunun yanı sıra; izlenilen içeriklerin çocukların yaşına uygun olmayan şiddet, korku, cinsellik unsurları taşıması da çocuklarda kaygı ve korkunun gelişmesine; bunun sonucunda da uyku sorunları yaşamalarına neden olabilmektedir.

 

Kabuslar: Çocuklar kötü rüya gördüklerinde uyanamayabilirler ya da uyansalar da gördükleri rüyayı anlatmakta ve gerçeklikten ayırt etmekte zorlanabilirler. Çocuklar kötü rüya görmemek için de uykuya geçişte zorlanmalar yaşayabilir ya da uykuya direnç gösterebilirler.

 

Gece Terörü: Sıklıkla 5-12 yaş aralığında görülse de daha küçük yaş aralığında da görülebilen bir uyku problemidir. Gece terörü derin uykuya geçtikten 1-2 saat içerisinde görülmektedir. Sık nefes alma, aşırı terleme, etrafa ya da kendine zarar verme, bağırma, korku hali şeklinde görülen bu atakları çocuk hatırlamaz. Gece terörü sırasında çocuğun gözleri kapalı olabildiği gibi bazen çocuğun gözleri açık da olabilir. Çocuğun gözleri açık olsa da aslında çocuk hala uykudadır ve çocuğun uyandırılmaması gerekmektedir. Gece terörü yaşayan çocuğu uyandırmadan sakinleşmesini sağlamak ve uykuya geçmesine yardımcı olmak gerekmektedir. Gece terörü sık yaşanılıyor ise mutlaka bir Çocuk-Ergen Psikiyatri Uzmanına başvurulması gerekmektedir.

 

Fiziksel Rahatsızlıklar: Çocuğun yaşadığı fiziksel hastalığının olması veya ilaç tedavisi görmesi çocuğun uyku problemi yaşamasına neden olabilmektedir.

 

UYKU HİJYENİ VE UYKU RUTİNİ OLUŞTURMA

 

Uyku hijyeni; uyku kalitesini arttırmaya yönelik rutinler bütünüdür. Uyku hijyeni oluştururken; uykudan 1 saat önce ekran maruziyetini bırakmak, odanın aşırı sıcak yada aşırı soğuk olmaması, odanın iyi havalandırılmış olması, odanın aşırı ışıklandırılmış olmaması, çarşaf, yastık ve örtülerin kaşındırmaması ve terletmemesine dikkat edilmelidir.

 

Bunlar dışında uyku rutini oluşturmak için dikkat edilecek önemli noktalar şu şekildedir;

 

       Çocuklarda uyku rutini oluştururken çocuğun uyumak istememesi ve direnç göstermesi oldukça sık karşılaşılan doğal bir durumdur. Bu nedenle; uyku rutini oluşturmak için öncelikle ebeveynlerin işbirliği içinde olmaları ve tutarlı davranış sergilemeleri gerekmektedir.

 

       Uykuya geçmeden önce duş, diş fırçalama, masaj, kitap okuma, 15 dakikalık sohbet saati gibi çocuğa ve aileye uygun rutinler belirleyip, her gün uykuya geçmeden önce olabildiği kadar aynı saatler ve aynı sıralama ile yapılarak biyolojik saat oluşturulması uyku kalitesine fayda sağlamaktadır.

 

       Çocuğun belirli bir uyuma ve uyanma saati olmalı ve olabildiği kadar bu saatte değişiklik yapılmamalıdır.

 

       Çocuğun fiziksel ihtiyaçlarının yanı sıra oyun oynamak, ebeveynlerle kaliteli zaman geçirme gibi duygusal ihtiyaçlarının giderilmesi uykuya geçişi ve uykuya olan direnci azaltacaktır.

 

       Çocuğun kendi odasında ve kendi başına uyuması zaman alacaktır. Bu nedenle belirli bir süre çocuğunuz uykuya dalana kadar yanında eşlik etmelisiniz. Gece uykudan uyandığı zamanlarda da kendi yatağınıza almak yerine çocuğunuzun yanına giderek tekrar uykuya dalana kadar yanında eşlik etmeniz gerekmektedir.

 

 

 

 

Psikolojik Danışman

     Özgür AYDIN